Türkiye’de Kabileler Arası bir İktidar Mücadelesi var
Türkiye’de Kabileler Arası bir İktidar Mücadelesi var Herkes Mahalle kültürü ile hareket ediyor
Türkiye’de kabileler arası bir iktidar mücadelesi var; Şimdi bence bu sistemden , bizim belki de 40 50 yıllık Belki daha fazla Cumhuriyet kurulduktan sonra ortaya çıkan kabile kültürü ile ilgili bir şey. Türkiye’nin toplum olamaması ile ilgili bir şey . Türkiye‘de kabileler arası bir iktidar mücadelesi var. Bugüne ait bir şey değil Erbakan’a oy vermezsen din düşmanları olacak diye o söylenirken Muhtemelen öbür taraftaki gence Eğer CHP veyahut o dönemki DSP veyahut o dönemki filana oy vermezsen Dinciler gelecek diye MHP’li bir gence Eğer oy vermezsen bölücüler kazanacak denilirken, Muhtemelen Kürt hareketi de kendi tabanına Eğer bize oy vermezseniz faşistler gelecek Sizi iyice yok edecek deniyordu.
Herkes Mahalle kültürü ile hareket ediyor
Herkes Mahalle kültürü ile hareket ediyor Bence Türkiye’nin en temel hastalığıdır bu. Mahallelerin televizyonları, mahallelerin aydınları, mahallelerin partileri ,mahallelerin siyasetçileri var şimdi bu Mahalle kültürleri iktidarı alıp devletin sahibi olduğu hissiyatı ile hareket ediyor. Orada o kesim kendini devletin sahibi görüyor. Şu anda Ordu’ya ve askere güveniyorum diyenlerin oranı %43 olmasının nedeni bu. Çünkü öbürünün yani iktidarın Devleti sahibi gibi hareket etmesi ile ilgili bir şey. Bu kültür ve sistemle ilgili bir şey değil .Bunu besleyen her şeyin yıkılması lazım. Medya yapısının yıkılması ,Aydın, kanaat önderi ,yazar dediğimiz bunların bütünü ile yıkılması lazım. Devlet yapısının anlayışının siyasetin bütünüyle yıkılması lazım.
Dindarların Partisi, Alevilerin Partisi, Kürtlerin Partisi ,Solcuların Partisi ,Milliyetçilerin Partisi, Dindarların gazetesi,Alevilerin televizyonu, Solcuların televizyonu, Kürtlerin televizyonu, Milliyetçilerin televizyonu vs.Bu işler böyle olmaz ki. Burası bildiğin kabileler arası bir devlet gibi yüzden değerlerimiz oluşmuyor. Çünkü kabile Savaşı verdiğimiz için ahlakımız oluşmuyor. Ahlakımız oluşmadığı için değerlerimiz oluşmuyor. Değerimiz oluşmadığı için baktığımızda mağdurun kimliğini görüyoruz, mağduriyetini değil .