Yüz Yıllık İşgal Ortadoğu (BOP) ve 100 Yıl Önce Atatürk’ün Büyük Ortadoğu Projesi Panzehri

Yüz Yıllık İşgal Ortadoğu (BOP); Hatırlayın bu coğrafyada, Birinci Dünya Savaşı’ndan beri her kargaşaya bir suikasta öncülük etti.  Bu bölgenin huzur içinde yaşaması hele hele komşularıyla işbirliğine girmesi birileri için çok tehlikeliydi bu bölgede ne zaman iradeler toplulukları, Devletleri bir araya getirmeye çalışsalar muhakkak bazı güçler bu birliktelikten rahatsız olan Fransa-İngiltere-ABD bunun olmaması için her türlü çabayı sarf etmişlerdir ve Maalesef bu güçlerin Bu bölgedeki işbirlikçileri de bunu istemeyen buradaki insanlar da sürekli olarak Batı emperyallerine hizmet etmişlerdi. Hahamların değimi ile Nil den Fırat’a kadar bu topraklar bizim sonuna kadar savaşacağız sözü, İnançlarını dayandırdıkları Vadedilmiş topraklar (Arz-ı Mevud) inancı ve onlara göre Tevrat’ta yer alan bu yol için herkesi öldür emri Ortadoğu’nun katliam laboratuvarı yapılmasının en büyük dayanağı olmuştur. Hatırlanacağı üzere Mısır ve Suriye 1958 tarihinde her türlü zorlukları aşarak bir araya gelebildiler fakat bu barışçıl yakınlaşmayı çok uzun yaşatamadılar 1961 yılında bu birliktelik sona ermişti.

Yüz Yıllık Ortadoğu İşgalinde Darbe ve Suikastların Etkisi

6 Haziran 1967 de İsrail önce Sina ya saldırdı sonrada, Golan tepelerini işgal etti. Tarihe 6 Gün savaşları diye geçecek olan bu işgal sonunda. Ortadoğu’da Resmi olarak (BOP) Projesi’nin ilk kanlı işgali başlamış oldu ve Bölgede haritalar yeniden çizilmeye başlandı. O dönemde bölgede sadece Türkmen, Çerkes ve Araplar vardı. 150 bin kişi 247 köy bu işgalden sonra tamamen yok edildi yada sürgüne göçe zorlandı. Yerel kaynaklara göre 25 bin insan katledildi. Bu soykırım (BOP)’un ilk soykırımı olarak tarihe geçti. 6 Ekim 1793 te Suriye İsrail’e Golan ‘da savaş açtıysa bile topraklarının sadece üçte birini alabildi.1979’da Enver Sedat İsrail ile barış masasına oturmuştu ki 2 yıl sonra bir suikast ile öldürüldü. İlerleyen yıllarda 1982’de Hristiyan Lider Beşir Cümeyyil öldürüldü çıkan kargaşada bir taşla iki kuş vuruldu. İsrail ordusu Beyrut’a kadar ilerleyerek, Ariel ŞARON komutasındaki Falanjistler 2 gün içinde Sabira ve Satilla kamplarında kanlı bir Filistin soykırımı gerçekleştirdiler. 4 Kasım 1995 İse Oslo Anlaşmasının hemen arkasından bu defa barışı savunan İshak Rabin bir suikast sonucu öldürüldü. Bu suikast sonrası hatırlayın yerine geçen Şimon Peres’e Güney Lübnan’ı kana boyama fırsatı verdi. Refik Hariri suikastına gelene kadar daha birçok cinayetler işlendi bunun en büyük nedeni ise hatırlanacağı gibi Irak’ın ilk Kralı I. Faysal (1933), İngilizlerle anlaşıp 1916 yılında Osmanlılara karşı ayaklanan Mekke Şerifi Hüseyin‘in oğlu ve Arap aşiret kuvvetlerinin komutanıydı. İngilizlerin para ve silah desteğiyle I. Dünya Savaşı’nda Arabistan ve Suriye’de cephe gerisi faaliyetlerde bulunarak İtilaf kuvvetlerinin Osmanlı Ordusu’nu bozguna uğratmasına neden olmuştu. İngilizlerin Irak Krallığını Milletler Cemiyetine alınmasına karşı vermiş oldukları destek ve kendi isteklerine göre düzenledikleri anayasa maddelerinden en önemlisi Türkiye ile yapılacak olan ticaret anlaşmalarını İngilizlerden bağımsız yapamayacak olmaları idi.

1979 tarihinde tam Irak ve Suriye birleşecekken CIA’nın Ortadoğu masa şefi olarak Saddam Hüseyin bir şekilde cumhurbaşkanına karşı bir Komplo ile onu alt üst ediyor iktidara geliyor Irak’ta ve Suriye ile bütün ilişkilerini hemen tek taraflı olarak donduruyor ve rafa kaldırıyor. 79’da batının tam desteğiyle iş başına gelmiş Saddam Hüseyin Suriye ve Irak’ın birleşme planlarını altüst etmekte bölgede huzur sağlanılmaması için barışa giden her yol dinamitleniyordu.

”Sadece dünkü sorunları değil, Ortadoğu’nun bugünkü durumunu anlamak için de okunması gereken bir kitap”. 

100 Yıl Önce Atatürk’ün Büyük Ortadoğu Projesi Panzehiri

Aslında Tüm bu felaketlerin önünü almak için yıllar önce çözümler üretmiş biri vardı. Mustafa Kemal Atatürk bu coğrafyada yaşayan insanlar eğer hakikaten çocuklarına iyi biri gelecek bırakmak istiyorlarsa kesinlikle egemenliklerini bağımsızlıklarını da düşünüyorlarsa bu coğrafyanın birlikte hareket etmeleri birlikte hareket etmesi için her türlü gücü seferber etmelerinde yarar var, dikkat edin çok uzun bir zaman önce Mustafa Kemal Atatürk bu bölge için bir Konfederasyon önermişti. Belki de bu günü görerek de konuşmuştu o dönemde Strateji ve öngörüye hakim olan Atatürk batılı ülkelerin bölgeye olan aşırı ilgisinin nedenini iyi biliyordu. Önerilerini Batı stratejilerine karşı Panzehir olarak geliştirilmişti. 20. yüzyılın başında bu eski Osmanlı toprakları gizli anlaşmalarla Fransızlar ve İngilizler arasında paylaştırılmıştır Osmanlı buralardan çekildikten sonra Suriye İkinci Dünya Savaşına kadar Fransız mandası altında yaşadı. Fransızlar Suriye’den çekilirken arkalarında kendi elleriyle yetiştirdikleri ve kendilerine bağımlı bir bürokrat tabakası bıraktılar onların kültürleri Fransız’dı paraları dışarıya bağlıydı.

Günümüz; Kuzey Irak’ta Sünni uydu bir Kürt devleti kurulmaya çalışıldığı ve ciddi bir yol alındığı malumdur.

20 yıldır bölgenin Türkmenlerden temizlenmesi operasyonu, Yahudi ve Kürt nüfusun giderek kabarması Güneyde Amerika destekli ve sadece Filistin’i değil çeşitli oranlarda Suriye’yi ve Lübnan’ı işgal altında tutan ve tehdit eden bir İsrail ve denizin ortasında bir küçük ada. Hani Atatürk’ün o giderse nefes alamayız dediği Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetimiz Şüphesiz ki, Ortadoğu yani BOP Kıbrıs ‘sız asla düşünülemez. Nasıl ki Çanakkale Marmara ve Karadeniz’in anahtarı ise Kıbrıs’ta Ak Deniz’in Anahtarıdır.